Burdur Mutlu Son

ve durumu incelemek için derhal Rosedale’e gelmişlerdi. Anası söylenip durmuştu, “Hiç aklıma gelmezdi…” Burdur Mutlu Son aynı zamanda yüzlerce defa. Winston’ın canı biraz sıkılmıştı fakat her şey dikkate alındığında Miranda, Cheever’lıktan Bevelstoke’luğa yumuşak bir geçiş yapmıştı. Nihayetinde, önceden de ailenin bir parçası sayılırdı. Burdur Mutlu Son “Winston’ın başı Oxford’da biraz derde girmiş, ” diye mırıldandı Turner. “Bu beklenmedik bir şey değildi sanırım.” Turner başını kaldırıp keyifli bir ifadeyle ona baktı. “Bu ne demek oluyor?” “Senin üniversitedeki serüvenlerini hiç duymadığımı sanma sakın.” Turner sırıttı. “Ben şimdi çok daha olgunum.” “Ben de öyle ümit ediyorum.”

Burdur Mutlu Son

Turner ona doğru yürüdü ve önce burnuna, sonrasında da karnına bir öpücük kondurdu. “Keşke ben de Oxford’a gidebilseydim, ” dedi özlem içinde. “tüm oBurdur Mutlu Son  dersleri dinlemek çok hoşuma giderdi.” “Hepsini değil. İnan bana bazıları çok sönük geçerdi.” “yine de benim hoşuma giderdi diye düşünüyorum.” Turner omuzlarını silkti. “belki de. Orada tanıdığım adamların çoğundan mutlaka daha parlak zekasın.” “nerede ise bir sezon boyunca Londra’da bulunduktan sonra, söylemeliyim ki orada görmüş olduğum adamların çoğundan akıllı olmak o denli da zor bir iş değil.” “Söz meclisten dışarıdır, ümit ederim.” Miranda kibarca başını salladı. “elbette.” Turner masasına geri dönerken başını salladı. Onunla evli olmanın maksimum sevdiği tarafı buydu işte — günlerini dolduran bu sıra dışı bu küçük konuşmalar. Masasına oturdu, Miranda ulaşmadan önce incelemekte olduğu bir belgeyi eline aldı.

“Londra’ya gitmem gerekecekmiş benzer biçimde görünüyor.” “Şimdi mi? Kim var ki orada?” “Çok az insan.” dedi Turner. Parlamento tatildeydi, sezona katılanların çoğu da taşradaki evlerine gitmişti. “ama iyi arkadaşlarımdan birisi orada ve bir iş girişimi için benim desteğime ihtiyacı var.” “Benim de seninle gelmemi ister miydin?” “Bundan daha çok isteyeceğim bir şey olamazdı ama böyle bir zamanda sana yolculuk yaptıramam.” “Son aşama sağlıklı hissediyorum.” “Sana inanıyorum fakat gereksiz riskler almak pek zekice değil. Söylemeliyim ki – sen fazlaca…” Turner boğazını temizledi. “Hantallaştın.” Miranda acı acı sırıttı.